24 Haziran 2008 Salı

ŞİFALI BİTKİLER HAKKINDA BİLMEDİKLERİMİZ....


1) Bitkileri ıhlamur gibi kaynatıp balla tatlandırarak içiniz. Fokur fokur uzun süre kaynatmayınız. Sıcak suda akşamdan sabaha kadar bekletin, sıcak-soğuk tavsiyeye göre içiniz.
2) Devamlı kullandığınız marul, soğan, roka, ceviz vs. gıdaların yan tesirine ve telafilerini gözönünde bulundurun, çok önemlidir

.3) Bitkilerle tedavi, yan tesirini ve telâfisini bilince çok yönlü ve ucuz tedavi şeklidir. Yalnız uzun süre kullanmak gerekebilir.

4) Usaresi (özü) acı olan bitkiler şifalıdır.

5) Usaresi (özü) ekşi olan bitkiler (limon gibi) kabızlık yapıcı ve kan temizleyicidir

.6) Çoğu bitki ve meyvelerin yan tesirini yine aynı bitkinin kendisinin başka yeriyle telâfisi Allah'ın (cc) kudret ve azametinin bir delilidir. Sineğin bir kanadı zehir, diğer kanadı panzehir, fındık sivilce ve kaşıntı yapıyor, yaprağı önlüyor, kayısı ishal yapıyor, çekirdeğinin içi ishali önlüyor.

7) Meyvelerin (Kayısı, incir, şeftali gibi) hazmı kolaylaştırma etkisi, kuru bitkilerden daha fazladır.

8) Bir bitki içilerek bir hastalığı tedavi ediyorsa, sürülerek de aynı hastalığa faydası vardır. Bir bitki sürülerek bir hastalığı tedavi ediyorsa, içten (yenerek-içerek) aynı bitkiyle tedaviyi de uygulamak gerekir. (Sarımsak yağı romatizmaya faydalıdır, sarımsak yemek daha çok faydalıdır.) Bazı zehirli bitkilerin yenmesi zararlıdır.

9) Nohut, mercimek, fasulye, pirinç, gibi baklagillerin suları iyi temizleyicidir. Islatılıp bekletildikten sonra çamaşır makinasına konursa bu sular beyazlatıcı görevi yapar. Sirke çamaşır makinasına yıkama esnasında konursa çamaşırları dezenfekte eder.

10) Eğer bitkiyi kendiniz topladınızsa, mutlaka gölgede kurutun.

11) Çoğu yaş bitkiler kurusundan daha tesirlidir.

12) Kitabı okuyup da, şu hastalığa şu, şu bitki iyi geliyor diye not alıp 10-20 çeşit bitkiyi karıştırıp kafanıza göre terkip yapmayın, çünkü karışım çoğaldıkça, bitkilerin tesir gücü azalıyor ya da kayboluyor. Bitkilere şifayı veren, bitkilerde mevcut olan kimyasal elementlerdir, bunlar birbiriyle fazla tepkimeye girince farklı bir kimyasal bağ oluşuyor.

13) Tedaviyi, iyi bildiğiniz, severek yiyip içtiğiniz, evinizde ve manavda bulunan temel meyve, hububat ve sebzelerle uygulayın. Eğer dikkatlice bunları incelerseniz çoğu hastalıklar şifa olarak, salata olarak yediğimiz bitkilerle tedavi edilebilir, biz size sadece yol gösterdik. Un var, şeker var, helva yapmasını tarif ettik.

14) Bir bitki ya da meyve size dukunuyorsa, çok da seviyorsanız, mutlaka telâfısiyle beraber kullanın. Atin Ölümü arpadan olsun zihniyetinden vazgeçin.

15) Bal, çörek otu, misvak, incir, hurma, sarmısak gibi tıbbı nebevide tavsiye edilen bölümleri iyi okuyun ve yerken "Resûlullah (sav) Efendimiz tavsiye ettiği için yiyorum" diye yiyin. Bunlar, tabiplerin tabibi Efendimiz (sav) tarafından seçilmiş çok yönlü şifa verici, Allah'ın kullarına ihsan ettiği nimetlerdir. Hem şifa, hem gıda, hem sünnet sevabı kazanmak için buyrun afiyet olsun.

16) Her işte olduğu gibi bitkilerle tedavide de "amellerin hayırlısı orta olandır", "amellerin hayırlısı az ve devamlı olanıdır" hadislerinin ışığı altında az fakat uzun süre kullanımı tercih edin. Ne olacaksa olsun deyip çok kısa sürede çok fazla tedavi uygulamak beden makinasının sistemini bozar. "Kütük gibi kısa ve kalın olmak yerine, ince ve uzun olmak daha iyidir."

17) Önce hastalığınızın mahrecini, nereden kaynaklandığını iyi tespit edin. Ondan sonra ona uygun bitkiyi deneyip tedaviye devam edin.

18) Batı'da doktorlar tarafından önce bitkisel tedavi tavsiye edildiğini, bir gün tüm dünyada bu sisteme geçileceği gerçeğini aklınızda bulundurun.

19) Bitkilerle ilgili Hadis-i Şeriflere uydurma diyenlere, Resûlullah (sav) Efendimizin melek olmadığını, onun da bedeni olduğunu, yiyip-içtiğini ve irtihal ettiğini hatırlatın.

20) Baldıran gibi zehirli otlardan uzak durun, çocuklarınıza zehirli olduğunu tembih edin, köylerde birçok çocuk bu otu yediğinden Ölmüştür. Socrates hakkında verilen idam cezası, baldıran içirilerek infaz edilmiştir.

21) Bazı kitaplarda, Batı'dan direkt tercüme olduğu için bitkilerin alkolde bekletilip içilmesi önerilmektedir. Alkolün çözücü özelliği olduğundan mıdır? Yoksa haramı şifa kabında sunup içirmek için midir bilemiyoruz. "Alkol, bitkinin olan şifasını da alır, içene sarhoşluk kalır."2

2) Allah (cc), şifa verdiği hastalığın sırrını bitkide belirtmiştir. Bu bazısında çok bariz (ceviz beyin şeklinde), bazısında rumuzlu, (dulavrat otu pıtrağı sakal bölünmesine karşı) bazen de tadında, kokusunda veya renginde (san olgun salatalık sanlığa karşı) hastalığın şifası gizlidir. Rabbim kâinatı zaten Kitabullah olarak yaratmış. Kuran-ı Kerim'de de "Siz, hiç göğe, deveye bakmaz mısınız; nasıl yaratıldı?" diye bize kâinatı ibret nazarıyla incelememiz emredilmiştir. İbrahim (as), Halik-ı Zülcelâli, Kitabullah olan kâinatı incelerken bulmamış mıydı?

23) Bu bağlamda bütün diken familyaları (türleri) ucu sivri, iğne gibi olduğundan, tıkanıklık çözücü, idrar söktürücü ve özellikle karaciğer tıkanıklıklarını çözücü, karaciğeri güçlendirici diyebiliriz.

24) Özellikle yabani hayvanlar Allah'ın (cc) ilhamı ile (iç güdüleriyle) hastalandıklarında kendileri hastalıklarına deva olan otu bulurlar. Yılan, kış uykusundan uyanınca, rezeneye gözlerini sürter. Ehilleşmiş hayvanlarda bu içgüdü körelmiştir. Allah (cc), ehilleşmiş hayvanın sorumluluğunu da sahibi olan insana yüklemiştir. Yabani hayvanlar takip edilerek (ciddi bir çalışma ile) otların şifası tespit edilebilir.

25) İçinde sümüksü madde bulunan bitkiler, (ıhlamur, keten tohumu, sinirli ot gibi) yara, iltihap üzerine etkilidir. Cilt temizleme Özelliğine sahiptir.

26) Bütün ağaç sakızlarının yara iyileştirici özelliği vardır.

27) Bitkilerden yeme-içme, pansuman dışında, aynı şifayı el-ayak şifalı suda yarım-1 saat bekletilerek istifade edilebilir. Çünkü parmak aralarından vücuda sirayet eder.

28) Şifalı bitkilerle hayvan hastalıkları da tedavi edilebilir. Hayvanın sevdikleri lahana-kekik-yonca-kabak, palamut vs. direkt yedirilir. Yemedikleri mürver-civanperçemi vs. yeme karıştırılıp yedirilir.

29) Anne sütünü arttıran anason-mürver-lahana- rezene vs. gıdalar, hayvanın sütünü de arttırır. Süt artırmak için her yola başvuran yem fabrikalarının dikkatine arz olunur. Anason, hayvanda, (cola gibi) alışkanlık da yapabilir. Aynı zamanda yerne rayiha (aroma) katar. Hayvanın hazım ve gaz gibi problemlerini de halleder.

30) Bebeklerin tedavisinde, anneye rahatsızlığı gideren gıdalar yedirilir. Anne sütünden çocuğa bu şifa geçer. Meselâ bebelerde sık sık görülen sarılık vakasında anne san salatalık rendesiyle bal karışımını bol bol yer, bebeye de az yedirir. Biz buna şifa içinde şifa metodu ismini uygun gördük.
Kaynak : Şifalı Bitkiler ve Emraz

DOSTLUK TESTİ


Dostluğunuzu test ettiniz mi? Dostluk Testi!
Nasıl bir dost olduğunuzu merak ettiniz mi hiç?

İyi bir dost olmanın gereklerini üzerinizde taşıyor musunuz? Gerçi dostluk bir teraziye konacak kadar müşahhas bir şey değildir, ama biz sizin için bir test hazırladık.

Test sonucunda nasıl bir dost olduğunuzu görme imkânınız olacak.

Dostluk Testi

- Dostunuz sizden borç para istedi.

a) Bende varsa veririm.
b) Bende yoksa çevremden bulur veririm.
c) Olmadığını söylerim.

2- Dostunuzla buluşmak üzere sözleştiniz. Ancak buluşma zamanı geldiği halde dostunuz ortalarda yok. Ne yaparsınız?

a) Gelmesini beklerim.
b) Zamanında gelmediği için kızarım.
c) Bir dahaki sefere ben de onu bekletirim.
3- En son ne zaman bir dostunuzu ziyarete gittiniz ?

a) 1 hafta önce.
b) 1 ay önce.
c) 3 ay önce.

4- Dostunuzla aranızda tartışma çıktı ve size bağırmaya başladı

a) Ben de ona bağırırım.
b) Sakinleşmesini bekler, anlamaya çalışırım.
c) Bir daha onunla konuşmam.

5- Dostunuzun sesi telefonda çok üzgün geliyor

a) Meşgulüm, anlamazlıktan gelirim.
b) Ne olduğunu sorar, derdine ortak olurum.
c) Mümkünse hemen yanına gider, yardımcı olurum.

6- Dostunuz üzerinizdeki kazağı çok beğendiğini söyledi

a) İsterse, çıkarır ona hediye ederim.
b) Ona aldığım yeri söylerim.
c) Teşekkür ederim.

7- Soğuk bir havada gezerken dostunuz üşümeye başladı

a) Kazağımı veya ceketi çıkarır veririm.
b) Ona bir kazak satın alırım.
c) Fark etmemiş gibi yaparım.

8- Dostunuz işsiz kaldı

a) Tanıdıklarım vasıtasıyla iş ararım.
b) Birlikte iş görüşmesine giderim.
c) Çok üzüldüğümü söylerim.

9- Dostunuz bir iş görüşmesine gidecek, çok gergin ve sinirli

a) Onu rahatlatmaya çalışırım.
b) Ortadan kaybolurum.
c) Yapabileceğim ne varsa yaparım.

10- Dostunuzla fikirleriniz ters düşmeye başladı

a) Dostluğumu keserim.
b) Saygıyla karşılar, anlamaya çalışırım.
c) Onu ikna etmeye çalışırım.

11- Dostunuz vakti gelmiş borcunu ödeyemeyeceğini söyledi.

a) İcraya veririm.
b) Borcunu ertelerim.
c) Canı sağ olsun, olunca verir.

12- Dostunuzun sizin arkanızdan konuşarak kötülediğini söylediler.

a) Söylenenlere inanmam.
b) Ben de onu kötülerim.
c) O söylediyse bir sebebi vardır.

13- Sizin tanıdığınız, dostunuzun hoşlanmadığı biri ile aynı ortamda karşılaştınız. Ne yaparsınız?

a) Onunla sohbet ederim.
b) Mesafeli dururum.
c) İkisini de idare etmeye çalışırım.

14- Dostunuzun dostu olduğunu söyleyen biri gelerek sizden para istedi

a) Veririm.
b) Dostuma sorar öyle veririm.
c) Kendisini tanımadığımı söyleyerek vermem.

15- Dostunuzun çok yakın bir akrabası hastalandı, sizden yardım istiyor

a) Hastaneye götürürüm.
b) Ne yapması gerektiğini söylerim.
c) İşim olduğunu söylerim.

16- Dostunuz yanlış bir tercih yaptı

a) İkaz ederim.
b) Engellemek için elimden geleni yaparım.
c) Hiçbir şey söylemem.

17- Aniden ensenize bir tokat atıldı. Dönüp baktığınızda karşınızda en samimi dostunuzu gördünüz.

a) Hoş geldin der kucaklarım.
b) Sinirlenir, kızarım.
c) Böyle şakalardan hoşlanmadığımı uygun bir dille söylerim.


Puanlama:

a b c
1 2 3 1
2 3 2 1
3 3 2 1
4 2 3 1
5 1 2 3
6 3 2 1
7 3 2 1
8 2 3 1
9 2 1 3
10 1 3 2
11 1 2 3
12 3 1 2
13 1 3 2
14 2 3 1
15 3 2 1
16 2 3 1
17 3 1 2


Değerlendirme:

1-17: Karneniz çok kötü, köklü bir değişime ihtiyacınız var. Size tavsiyemiz kendinizi yeniden gözden geçirerek çevrenizdeki insanlara karşı daha müsamahakâr davranmanız. Sert ve kırıcı tutumlarınızla çevrenizdeki insanları kendinizden uzaklaştırıyorsunuz.

18-26: Dostluk kıvılcımları var, ama çok çalışmalısınız. Sinirlerinize hâkim olmayı öğrenebilirseniz etrafınızdaki dostlarınızın arttığını göreceksiniz. Biraz daha sakin olmaya çalışın.

27-34: Çok iyi değil ama gelişmeye adaysınız. Sizden iyi bir dost olabilir. Tek yapmanız gereken etrafınızdaki insanlara biraz daha fazla vakit ayırmak ve onların isteklerini anlamaya çalışmak.

35-43: Aranan bir dost olmanız için biraz gayret gerekiyor. İyi bir dostsunuz ama bu yeterli değil. Etrafınızdaki insanların her zaman sizi aramasını istiyorsanız dostlarınızın dertleriyle dertlenmeniz gerekiyor.

44-51: Mükemmel bir dostsunuz, herkes sizinle dostluk kurmak istiyor. Dostlarınız her sıkıştıklarında sizi yanlarında görmek istiyorlar ama şunu unutmayın, gelişimin sonu yok.

Moral Dünyası Dergisi
2008-06-11

17 Haziran 2008 Salı

HAYATTA TIKANIP KALDIĞINDA


Bir yerlerde tıkanıp kaldığında hayat, soluk almak güçleştiğinde,Yüreğin susup, mantığın sürüklemeye başladığında ayaklarını,Dağlara dönmeli yüzünü insan.Yeni patikalar, yeni yollar seçmeli, yüreğini ferahlatacak;Yeni insanlarla 'tanışmalı, yeni keşifler yapacak....Hep isteyip de, bir gün yaparım diye ertelediği ne varsa, Gerçekleştirmeyi denemeli!Her geçen gece, ölüme bir gün daha yaklaştığını; zamanın bir nehir,Kendisinin bir sal olup da, O dursa da yolculuğun devam ettiğini anlamalı.Baş döndürücü bir hızla geçiyorsa birbirinin aynı günler,Her akşam aynı can sıkıntısıyla eve giriliyorsa,Değiştirmeye çalışmalı bir şeyleri;Küçük şeylerle başlamalı belki; örneğin, bir kaç durak önce inipServisten, otobüsten; yürümeli eve kadar, yüreğine takmalı güneş gözlüklerini;Gördüğünü hissedebilmeli!Sağlığını kaybedip, ölümle yüz yüze gelmeden önce,Değerli olabilmeli hayat!İlla büyük acılar çekmemeli, küçük mutlulukları fark etmek için!Başkasının yerine koyabilmeli kendini;Ağlayan birine "gül", inleyen birine "sus" dememeli!Ağlayana omuz, inleyene çare olabilmeli!Şu adaletsiz, merhametsiz dünyaya ayak uydurmamalı; Sevgisiz, soysuz kalarak!Dikeni yüzünden hesap sormak yerine gülden,Derin bir soluk alıp, hapsetmeli kokusunu içine...Güneşin doğuşunu seyretmeli arada bir, seher yeli okşamalı saçlarını...Karda, yağmurda; sevincine, coşkusuna; fırtınada boranda; Öfkesine, isyanına ortak olabilmeli doğanın!Bir çocuğun ilk adımlarında umudu; bir gencin düşlerinde geleceği;Bir yaşlının hatıralarında geçmişi görebilmeli! Çalışmadan başarmayı, sevmeden sevilmeyi, mutlu etmeden mutlu Olmayı beklememeli!Ama küçük, ama büyük; her hayal kırıklığı, her acı; Bir fırsat yaşamdan yeni bir şeyler öğrenebilmek için; kaçırmamalı!Çünkü; hiç düşmemişsen, el vermezsin kimseye kalkması için, hiç Çaresiz kalmamışsan, dermanı olamazsın dertlerin; ağlamayı bilmiyorsan, Neşesizdir kahkahaların;Merhaba dememişsen, anlamsızdır elvedaların...Ne, herkesi düşünmekten kendini, ne; kendini düşünmekten herkesi unutmamalı!Bilmeli; çok kısa olduğunu hayatın; hep vermek ya da hep almak için...Sadece, anlatacak bir şeyleri olduğunda değil,Söyleyecek bir şey bulamadığında da dinleyebilmeli!Aklı ve kalbiyle katılabilmeli sohbetlere...Hafızası olmalı insanın; hiç değilse, aynı hataları, aynı bahanelerle tekrarlamaması için!Soruları olmalı, yanıtları bulmak için bir ömür harcayacak! Dostları olmalı, ruhunun ve zihninin sınırlarını zorlayacak!Herkese yetecek kadar büyük olmalı sevgisi;Ama, kapasitesi sınırlı olmalı yüreğinin ki, hakkını verebilsin sevdiklerinin;Zaman bulabilsin; Bir teşekkür, bir elveda için...Yaşam dedikleri bir sınavsa eğer; Asla vazgeçmemeli sevmek ve öğrenmekten;Ama, herkesi sevemeyeceğini de her şeyi bilemeyeceğini de fark edebilmeli insan!Tıpkı, her şeye sahip olamayacağı gibi...Zamanın ninnisiyle, uykuda geçirmemeli hayatı...!

OLGUNLAŞMAK


Artık eskisi gibi her haftasonu birileri ile dısarı çıkmak istemiyorum. Beni yoran iliskiler, yeni tanısmalar, yeni yüzler aramıyorum. Eski dostlukların da özetini çıkarmaya basladım.
Iliskilerde tasarrufa gidiyorsun her seyde oldugu gibi ve gereksiz insanlari hayatindan atmak istiyorsun.
Yapmacik, inanmadan konusmak istemiyorum artık. Beni anlamayanlarla konusmak cümle kirliliği yaratıyor ve hak edenlere saklıyorum enerjimi.
Istedigime istedigimi deme özgürlügüne sahibim, elestirme hakkını olusturan yasamislık ve yeterli yas faktörü artik bende de var.
"Ben demistim" ,"ben bilirim","ben zaten anlamıstım", sendromunda olanlarla arkadasliklari bir kez daha sorguluyorsun.
İliskilerini sadelestirmeye baslayinca sıra iyi ve kötü gün dostlarını ayıklamaya geliyor. Kötü gün dostlarını belirliyor ve onlara daha çok önem veriyorsun. Iyi gün dostu bulmak ne kadar kolaysa kötü gün dostu bulmak bir o kadar zor, biliyorum. Dostlar ihtiyaç oldugunda göçmen kuslar gibi sicaga uçuyor ve sadece seninle birlikte sürüden ayri düsenler kalıyor.
Zamanın ne kadar kıymetli oldugunu ögreniyorsun buralara kadar gelirken. Uzun düz otobanlardan oldugu gibi, kestirme bozuk yollardan da ulasabilirsin hedeflerine. Kestirmeleri de ögrendim gide gele.
Bos geçen her saniye degerli artık. Daha yapılacak çok sey var ama, kendimi çok yormaktan çok hırpalamaktan yana degilim.
Gerektiginde "HAYIR" demeyi ögrendim ve bu kelime basta karsındakine kırıcı gelse de senin için hayat kurtarıcı olabiliyor. Sevgiye önem vermek gerektigini, zamanı geldiginde elinde sadece sevginin kalacagını biliyorum.
Sevgi paylasildıkça olusuyor, olgunlasıyor. Aileme ve seçtigim tüm dostlarıma daha önce göstermedigim sevgi,anlayis ve ilgiyi gösteriyorum. Biliyorsun ki gidenlerin ardında sadece iyilikler kalıyor, ne kadar sevgi dolu oldugu hatırlanıp anılıyor.
Bana çok genç olduklarını hatırlatırcasına nedense tecrübelerimi, fikirlerimi sormaya basladılar. Verecegim cevaplar belki çok anlamsız geliyor ama yine de dinliyorlar ama ben biliyorum ki yasamadan hiçbir sey ögrenilmiyor. Yasamıslıgın olusturdugu bir alçakgönüllülükle gülüyorum içimden sadece

14 Haziran 2008 Cumartesi

DOSTLARIMIN İLGİSİNE TEŞEKKÜRLER

Sevgili Gül bahçesi konuklarım uzun zamandır yoktum. Çünkü ben bir oks annesiydim. Canım karabiberim [Beyza'm ] sınava gireceği için son zamanlarda onunla meşğüldüm.Beni merak eden dostlara hem teşekkür ediyorum,hemde bu kadar uzun süre sessiz kaldığım için özür diliyorum. Sınava giren tüm yavrularımızın sınav sonucu inşallah istedikleri gibi olur. Bu arada yarın babalar günü, tüm babaların babalar günü kutlu olsun hayatta istekleri gönüllerince olsun.Canım babam iyiki varsın iyiki benim babamsın seni çok seviyorum.Çok değerli bir evlat yetiştirdiği için kayın pederim muhiddin babamada sevgilerimi sunuyorum.Canım evimizin mutluluğu eşiminde babalar gününü kutluyorum.Okulların kapanmasıyla yaz tatili hazırlıkları hızlandı.Tatile gideceklere iyi eğlenceler diliyorum.Yeni yazılarda yeni konularda buluşmak dileğiyle sevgiyle ve sağlıkla kalın.